Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal için CHP Genel Merkezi ve TBMM’de tören düzenlendi. Yapılan törenlerin ardından Baykal Devlet Mezarlığı’nda toprağa verildi.
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın cenaze törenine katılması ülke insanında bundan sonrasında siyasette, yumuşa umutlarını yeşertti.
Cumhuriyet tarihinin en büyük iki depremini ard arda yaşamış ülkede yürütmenin tek sesinin; Şimdi siyaset yapma zamanı değil. Gün bir ve birlik olma zamanı. Yaralarımızı sarma zamanı” söylemi geniş halk kitlelerince benimsenmiş, beklentiler oluşmuştu.
Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın söyleminin sadece söylemiş olmak için söylendiğini Baykal’ın cenaze töreninden yansıyan fotoğraflar bizlere gösterdi.
Cenaze töreni için Ahmet Hamdi Akseki Camii’ne gelen Erdoğan burada sadece Muharrem İnce ile tokalaştı. Ne Kılıçdaroğlu ile muhatap oldu ne de diğer CHP’li vekillerle.
Oysa Erdoğan, 23 Mart 2020 tarihinde vefat eden Kılıçdaroğlu’nun kız kardeşi Fikriye Dalgıç ile 19 Kasım 2022’de vefat eden erkek kardeşi Celal Kılıçdaroğlu için ayrı ayrı taziye mesajı göndererek baş sağlığı dilemişti.
Aynı hassasiyeti ülkenin kurucu partisinin 4. Genel Başkanı Deniz Baykal içinde göstereceği beklentisi yüksekti. Ama bu gerçekleşmedi. Sadece Baykal ailesine taziyelerini bildiren Erdoğan, bu kez CHP’nin genel başkanını es geçti.
Elbette ki bu karar Sayın Erdoğan’ın kişisel tercihidir. Ancak Baykal’ın vefatı siyasette yumuşamanın, anlamanın, anlaşmanın bir başlangıcı olarak görülebilir, değerlendirilebilirdi.
Ama olmadı, olamadı. Bir ve birlik treni istasyondan maalesef bir kez daha uzaklaşmış oldu.
Antalya’ya da partililer üzgündü
Deniz Baykal’ın kızı Aslı Baykal ilk açıklamasında babasının naaşının o çok sevdiği Antalya’da toprağa verileceğini duyurmuştu. Antalya il ve ilçe örgütleri genel başkanlarını son yolculuğuna uğurlamak için hemen programa başlamış ve örgütlenmişlerdi.
Ama ne olduysa ertesi gün cenaze töreninin Ankara’da gerçekleştirileceği duyuruldu. Bana göre de alınan bu karar doğru bir karardı. Deniz Baykal Devlet Mezarlığı’nda yerini almalıydı.
Ancak;
Partililerin, Baykal ailesinden 12 kez Antalya milletvekili olarak TBMM’de görev yapmış (1974 yılından buyana) bir Antalya sevdalısı için Antalya’da bir tören yapması beklentisi oldukça yüksekti.
Buna rağmen Antalya ve ilçelerinde birçok partili aralarında yardımlaşarak Ankara’nın yolunu tuttu. Genel başkanlarını bu son yolculuğunda yalnız bırakmadı.
Kimileri de televizyonların başında kısa süreli olsa da canlı yayınlanan cenaze törenini orada olamamanın verdiği hüzünle, içleri kan ağlayarak izledi.
Ülke, siyasete 70 yılını vermiş bir değerini kaybetti. 60 yıllarda siyaset sahnesine çıkmış parlamış, yönetimde söz sahibi olmuş siyasetçilerden hayatta olan tek isimdi.
Şimdi artık o da yok…
Deniz Baykal’la birlikte 50 yıllık Türk Siyasi Tarihini de toprağa gömmüş olduk..
Halkımızın başı sağ olsun…
