Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Manavgat Belediye Başkan A. Adayı Asım Bozkurt (Asım Hoca) kahvaltıda basınla bir araya geldi. Bozkurt, aday adaylığı süreci ve aday gösterilip seçimi kazandığı takdirde nasıl bir belediye başkanlığı imajı çizeceğini anlattı.
Parti tabanının yanı sıra Manavgat’ın renklerini oluşturan büyük bir çoğunluğun isteği üzerine yola çıktığını belirten Bozkurt, toplum içinde sınav vere vere bugünlere geldiğini savunarak, “Manavgat’ta yaşayan her insanın başını koyabileceği bir omuz olacağım” dedi.
Geçmiş dönemlerde partide üstlendiği görevler hakkında kısa hatırlatmalar yapan Asım Bozkurt’un konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:
12 Eylül öncesi ve sonrası Asım Bozkurt
- Asım Bozkurt olarak ben siyasi gelişimimi 12 Eylül öncesi ve sonrası diye iki bölüme ayırırım. 12 Eylül öncesi karşı görüşten insanları anlamayan, her dediklerine karşı çıkan ve yer yer o görüşlerle çarpışan bir kişiliğe sahiptim. 12 Eylül sonrası ise toplumla barışma, yüzleşme dönemim oldu. Halkı tanıdım. Halkımın değerlerini anlamaya çalıştım, saygı duydum.
Siyasete insan olarak baktım
- Siyasete ‘insan’ olarak baktım. Karşı görüşün değerlerine karşı çıkmadan birlikte var olmanın, birlikte yaşamanın ve de birlikte başarmanın önemini kavradım.
Ben böyle Asım Hoca oldum
- Halcilik yaparken bana ürünlerini vermeyen, satmayan üretici çiftçilerimiz beni tanıdıktan sonra güven duydular, sınırsız olarak destek verdiler. 8 yıllık kabzımallık dönemimde hiçbir üreticiyi mağdur etmedim. Ben Manavgat’ın böylelikle Asım Hocası oldum.
Görevim saz çalmak değil, orkestrayı yönetmek
- Seçimi kazandığım taktirde başkanlık kapısını sökeceğim. Yetkiyi paylaştıracağım. İhaleler şeffaf olacak. Belediye başkanlarının görevi saz çalmak değil orkestrayı yönetmektir. İşte ben o orkestranın maestrosu olmak için yola çıktım. Halktan güç alarak yola çıktım. Kimseler merak etmesin, Genel Merkezi’mizden olumlu görüşlerle döndüm.