Nurcan Şimşek sanat eğitmeni bir ressam. Ders vermiş olduğu öğrencilerin birçoğu Türkiye’de dereceler yapmış ve Manavgat’ı gururlandırmış bir isim olarak karşımıza çıkıyor.
Nurcan Şimşek, geçtiğimiz günlerde ‘Worlds Of Wonder’ Harikalar Dünyası konulu Malezya’da düzenlenen, 37 uluslararası sanatçı ve 44 yerel sanatçının katılım sağladığı yarışmada ikincilik ödülü alarak Türkiye’ye döndü.
250 eserin yarıştığı yarışmada Nurcan Şimşek, Karai’deki tarihi Victoria Bridge köprüsünü canlı performansla 2 saatte resimleyerek Jüri tarafından ikincilik ile ödüllendirildi. Sanatçının ayrıca iki eseri sergi alanında sergilendi ve katılımcılar tarafından ilgiyle takip edildi.
Manavgat’ta yaşayan bir değer olarak Nurcan Şimşek’in elde ettiği bu başarı hak ettiği değeri buldu mu? Sanmıyorum!
Manavgat’ı ve Türkiye’yi sanat alanında dünya prömiyerine çıkaran Nurcan Şimşek, ne kaymakamlık ne de yerel yönetimlerce aranarak taltif edilmedi.
Bu bizleri ne kadar üzse de Türkiye’nin maalesef sanat ve sanatçıya biçtiği değer bu. Nurcan Şimşek şayet bir güreşçi ya da futbolcu olsaydı hem her türlü olanaklar önüne serilirdi hem de protokolde yer alır, baş tacı edilirdi.
Sanatçı kimliğine sahip olan insanlar sadece kendileri için yaşamazlar. Topluma daha sağlıklı bireyler yetiştirmek ve genç yetenekleri keşfetmek için çoğu zaman kendi hayatlarından bile vazgeçerler. Bundan dolayıdır ki Nurcan Şimşek’in sanat eğitmeni kimliği oldukça önemli bir etikettir.
Çünkü Sanat eğitimi; kişiye estetik yargı yapabilme konusunda yardımcı olmayı amaçlarken, yeni biçimleri hissedip, eğlenmeyi ve heyecanlarını doğru biçimlerde yönlendirmeyi öğretir. Demek ki sanat eğitimi, sanatçı yetiştirmeye değil; yetiştirmek durumunda olduğu her kişiyi yaratıcılığa yöneltip, onun bilgisel, bilişsel, duyusal ve duygusal eğitim ihtiyaçlarını karşılamaya yöneliktir.
Nurcan Şimşek bu sorumluluğunu fazlasıyla yerine getiriyor. Kimselerden destek almadan, çoğu kez de kendi maddi olanaklarını harcayarak öğretiyor, sanatını icra etmeye çalışıyor.
Malezya’daki yarışmaya da kendi maddi olanaklarıyla binlerce lira harcayarak sessiz sedasız gitti. İkincilik ödülünü alırken de Türkiye ve Manavgat dedi. Binlerce insanın önünde Manavgat’ın adını haykırdı.
Nurcan Şimşek’e uluslararası arenada gösterilen ilgi Manavgat’ta maalesef ondan esirgendi. Bir teşekkür bile çok görüldü.
Kolombiyalı yazar Marguez Nobel ödüllü ‘Yüzyıllık Yalnızlık’ romanında kültür-sanat ve edebiyattan yoksun toplumların hızla ahlaki bir çöküşe sürüklendiğini şöyle anlatır:
“İnsanlar birinci mevkide yolculuk ederken, edebiyat üçüncü mevkide yolculuk ediyorsa; dünyanın anası bellenmiş demektir.”
Manavgat’ın kültüre, sanata ve sanatçıya destek vermesinin zamanı geldi ve geçiyor.
Manavgat’a yaşattığın bu gurur için sana binlerce teşekkür ederiz Nurcan Şimşek.