Manavgat’ın öncü, devrimci militan liderlerinden Hasan Kızılkaya (1954-1977) ölümünün 45. Yılında kabri başında anıldı.
1968 yılının ülkede estirdiği öğrenci hareketleri ve özgürlükler rüzgârında siyasi düşüncesi şekillenen ve ilerleyen yılların önemli halk örgütlenmesi olan Halkın Yolu fraksiyonun Manavgat’taki en önemli isimlerinin başında gelen Hasan Kızılkaya, bugün bile sevenleri ve dostları tarafından özlemle anılıyor, hatırlanıyor.
Kabri başında bir araya gelen devrimci dostları Hasan Kızılkaya’nın mezarına karanfiller bırakarak, saygı duruşunda bulundu.
Mehmet Tarakçı ve Mustafa Akkuzu Kızılkaya’nın kabri başında bir konuşma yaptılar. Hasan Kızılkaya’nın devrimci mücadelesinin onurlu birer savaşçıları olarak yürüdükleri yoldan asla vazgeçmeyeceklerini dile getirerek, anısı ve savaşımı önünde saygıyla eğildiklerini dile getirdiler.
Anma törenine yönetim kurulu üyeleri ile birlikte katılan CHP Manavgat İlçe Başkanı Aliye Coşar ise; ülkenin bulunduğu bu kaotik ortamdan kurtulmanın tek çaresinin birlik, beraberlik içerisinde mücadele vermekten geçtiğini söyledi.
Hasan Kızılkaya’nın devrimci yoldaşlarından Murtiçi’nde yaşayan Şerif Erginbay merhumla ilgili bir anısını sosyal medya hesabından paylaşarak, onun bilgi ve donanımından örnekler verdi.
Şerif Erginbay paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
“Hasan Kızılkaya, yiğitliğiyle mertliğiyle tanınan, Manavgat’ın gururu, onuru bir devrimcidir. Militanlığının öne çıkmış olması Hasan Kızılkaya’yı eksik tanıma yanılgısına yol açabilir. Bu, ölüm biçimiyle de efsaneleştiği için olsa gerek. Teorik donanımı, Marksizm bilgisi, felsefi derinliği, Genç Edebiyatçılar Derneği Genel sekreteri olduğunu yakın arkadaşları dışında pek bilen olmaz.
1976 ya da 1977 kışıydı. 19 yaşımda toy bir devrimci olarak Kurtuluş adına bir seminer veriyordum. Çağlayan Sineması’nın altında, yanılmıyorsam orası TÖB-DER lokaliydi. Seminer konusunu şu anda unuttum ama kesin hatırladığım konu hakkında bana yetersiz gelen bir şeyler vardı. Ve ben o boşluğu Birikim dergisinden aşırdığım fragmanlarla doldurmuştum. Tam o bölümü açıklamaya çalışıyordum ki, arkalardan bir ses itiraz edip beni susturdu.
Anlattıklarımın Kurtuluş’un teorik çizgisine ters düştüğünü, burada özeleştiri yapmam gerektiğini söyledi. İlk kez gördüğüm bu devrimci ağabey karşısında bocaladım, kıvırmaya çalıştım ama pes etmeye niyetim yoktu. “Bazoka Mehmet” lakabının üstüme yapıştığı aylardı. O beni anladı, devrimci gururumu kırmak istemedi. Semine bittikten sonra “biraz konuşabilir miyiz baş başa” dedi.
Gençler köyündenmiş. Halkın Yolu siyasetinden, İstanbul’da öğrenciymiş. Beni iki dakikada çözdü.
Topraklarımızın gururu devrimci önderlerimizden yiğit insan Hasan Kızılkaya yoldaşı ölüm yıldönümünde saygıyla anıyorum.”
Ne Olmuştu?
Hasan Kızılkaya 2 Eylül 1977 yılında Edebiyat Fen Fakültesi öğrencisi iken İstanbul /Ümraniye 1 Mayıs Mahallesi’nde meydana gelen, “Gecekondu Direnişinde” mahalle sakinlerine destek vermiş ve polisin açtığı ateş sonucunda katledilmişti.
