Ölümünün 1. Yılında kaybettiğimiz değerli gazeteci arkadaşım vatandaş Abdi’nin Kavaklı Mezarlığı’ndaki kabrini ziyaret ettim.
Uzun bir süre dertleştik. Bazen ölülerle sohbet etmek, dirilerle sohbet etmekten daha çok mutlu ediyor insanı.
Abdi kardeşim o her zamanki saf ve çocuksu haliyle Doğu Perinçek’i sordu bana. Dilim döndüğünce dünyadan haberler verdim ama o bana kendi dünyasından haberler veremedi.
Belki haberler verdi de ben anlamadım. Onu kendi dünyasıyla baş başa bırakarak ayrıldım yanından.
Lokman Hekim’in bile ölüme deva olamadığı çeşitli betimlemelerle anlatılır. Ölüme çare bulmak, deva olmak düşüncesinin gelgitleriyle zihnim oyalanırken, kendimi Çarşamba Pazarı’nda buldum.
Bir hareketlilik vardı, pazarda. Biraz önce zihnimi meşgul eden ‘deva’ önümde yürüyen canlı bedenlere bürünmüş, yeleklere dönüşmüştü.
Akpolat’ın devlet ve bürokrasi deneyimi yüksek
DEVA Partisi Manavgat İlçe yönetimi pazarda esnafın sorunlarını dinliyor, gönül sohbeti yapıyordu. İlçe Başkanı Dilaver Akpolat, Manavgat insanının yakından tanıdığı bir askerdi. Çenger’den başlayarak, Taşağıl’a kadar uzanan geniş bir coğrafyada karakol komutanlığı yapmış ve görevde olduğu sürede hayata geçirdiği projelerle dikkatleri üzerinde toplamış bir isimdi. Devlet tecrübesi ve bürokrasinin işleyişi konusunda uzmanlaşmış bir kişilikti.
Manavgat’ın damadı Sinan Özefe
Keza, Seçim İşlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Sinan Özefe’de içimizden biriydi. Manavgat/Uzunlar’dan evli olan Sinan Özefe Manavgat’ın damadı olarak biliniyor. Oysa Özefe’de ilçe emniyet müdürlüğünde yıllarca görev yapmış ve emekli olduktan sonra ilgi alanı olan siyasete giriş yapmış bir isim.
Yönetimde Avukat, mali müşavir, esnaf var
25 yıldır Manavgat’ta esnaflık yapan Zübeyir Sarıkaya, kimsesizlerin avukatı diye anılan Vural Gürlekoğlu, çeşitli meslek guruplarından etkili isimlerden oluşan DEVA Partisi Manavgat ilçe yönetimi, sade ve gösterişten uzak halkın içinde, onların sorunlarını dinliyorlardı.
Uzun bir süre uzaktan izledim. Çalışmalarına ‘maydanoz’ olmak istemedim. Vatandaş hayat pahalılığından, sebze ve meyve fiyatlarının el yaktığından, mevcut iktidarın yönetiminden, elektrik ve su faturalarının kabarıklığından ve buna benzer şikâyetlerini dile getiriyordu.
Başkan ve yönetimi her söyleneni dikkatle dinliyor ve yanındakiler notlarını alıyordu. Belki şuan bu ters durumu düzeltecek pozisyonda değillerdi ama vatandaşın ruhundaki tükenmişliğe az da olsa deva olmak için yoğun bir gayret gösteriyorlardı.
“Akdeniz’in Parlayan Güneşi Manavgat”
Bir fırsatını bulup Başkan Dilaver Akpolat’a yanaştım, çalışmaların nasıl gittiğini ve sonrasını sordum. Başkan Akpolat’ın söylediklerinin satır başları şöyle:
- “Akdeniz’in Parlayan Güneşi Manavgat” sloganını şiar edinerek yola koyulduk. Yeni ama hızla büyüyen bir partiyiz. Manavgat’ta yapılanmamızı tamamladık. Manavgat halkı bundan böyle bizleri sahada daha sık görecek. Eylem ve söylemlerimizle Manavgat halkına sürprizlerimiz olacak.
- Manavgat’ın temel sorun ve sıkıntılarını ve bunların çözümü için ortaya koyacağımız çok ciddi projelerimiz var. Eylem Planımız hazır.
- İlçemizin 106 mahallesinin 52 mahallesinde mahalle başkanlarını belirledik. Ayrıca semt pazarlarından sorumlu Pazar başkanlarını da belirleyerek, pazarlarımızın nabzını tutmaya devam edeceğiz.
- Mahalle ile Pazarlardan sorumlu Başkanlarımızı belirlerken sadece ismine bakmadık. Çevresinde iyi tanınan ve bilinen çalışacak, hizmet üretecek kişiler üzerinde yoğunlaştık.
- Elbette ki önceliğimiz Manavgat sonrasında Türkiye’dir. Çünkü kalkınmanın yerelde başladığına ve sonrasında ülkeye katma değer kattığına inanan bir partiyiz.
- Çalışmalarımız bu anlayışla devam edecektir. İnanıyorum ki kısa bir süre sonra DEVA’nın ayak sesleri Manavgat’ın her köşesinden duyulacak ve insanlarımızı kucaklayacaktır.
- Dilever AKPOLAT Deva Partisi İlçe Başkanı