TKP 103 YAŞINDA

0

Türkiye Komünist Partisi (TKP) kuruluşunun 103’ncü yıldönümünü çeşitli etkinliklerle kutluyor.

Cumhuriyet’in ilanından önce 10 Eylül 1920 yılında kurulan TKP, Türkiye’nin kurtuluşuna, kuruluşuna ve işgal güçlerine karşı verilen Milli Mücadele saflarında etkin yer almasıyla biliniyor.

TKP Antalya İl Başkanlığı partinin kuruluşunun 103’ncü yıldönümü nedeniyle basın açıklaması yayımladı. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Türkiye Komünist Partisi, partimiz, 10 Eylül 1920’de kuruldu. Türkiye’nin kurtuluşuna ve kuruluşuna doğdu TKP.

Savaş bitmiş, emperyalist devletlerin dünyayı paylaşım kavgası devam ediyordu. Çaresizlik ve sefalet altında ezilen işçiler, Rusya’da iktidarı almış, Avrupa’nın farklı ülkelerinde asalaklara ve iktidarlarına korku salmıştı. İşçilerin asalakları sırtından attığı, kendi kaderlerini ellerine alma cüretini gösterdiği bir dünyada “ben de varım” dedi bu toprakların Komünistleri.

TKP Devrim Ateşinin Safında Oldu

Osmanlı bitmiş, tükenmişti. Saray despotlara, işbirlikçilere yuvaydı. İşgal ve parçalanma, açlık, salgın ve savaşla zaten kırılan yoksul Anadolu köylüsünün boynunu bükmüş, perişan etmişti. Sömürgecilerin, onların uşağı saltanat sevdalılarının karşısında koca bir coğrafyada ezilen halkların büyüyen öfkesine ortak, Anadolu’da işgale karşı yükselen bağımsızlık ve devrim ateşinin safında oldu TKP.

Bir çağ kapanıyor, yenisi açılıyordu. Saflar netleşiyor, devrim ve karşı devrim kimsenin kaçamayacağı bir cepheleşmeye yol açıyordu. Anadolu’da halk Mustafa Kemal önderliğinde devrim cephesinde kurtuluşa yürüdü. TKP bu yürüyüşün parçası olmak ve bu yürüyüşü emekçilerin kurtuluşuna taşımak için her şeyini ortaya koydu.

Türkiye Komünist Partisi bugün 103 yaşında.

Ülkemiz tekrar bir yol ayrımına doğru ilerliyor. Sömürü ve yağma olanca vahşiliği ile hüküm sürmeye devam ediyor ülkemizde. Yoksullukla boğuşuyoruz. Tarikatlar ülkeyi örümcek ağı gibi sarmış durumda. Parayı elinde tutanlar, tarikatlar ve bu kirli düzenin savunucusu siyasetçiler arasındaki bağ üzerinden talan ediyorlar Türkiye’yi. Yani yağmayı, sömürüyü ve karanlığı savunanların borusu ötüyor, şimdilik.

Bu karanlık tabloda halk ve işçiler yok. Halkın iradesi ve umut yok.

Ama yaşadık ve gördük. İşçilerin ayağa kalkabildiğini, kaderlerini ellerine alabildiklerini, insana yaraşır bir düzeni kendi elleri ile kurabildiklerini gördük. Anadolu’dan işgalcilerin defedildiğini, saltanatın ve hilafetin alaşağı edildiğini, cumhuriyetin kuruluşunu gördük.

Bu çağ kapanacak, yeni bir çağ açılacak. Çok da uzak bir gelecekte değil. Beklediğimiz güzel günler ellerimizdedir. Halkın örgütlü gücü bu ülkeyi muhakkak değiştirecektir.

Emekçileri, aydınlık günlere inanları Türkiye’nin devrimci safında yer almaya TKP’de örgütlenmeye çağırıyoruz!”