Manavgat Belediye Başkan A. Adayları sosyal medya platformlarını etkili kullanmalarıyla ön plana çıkıyor.
Sosyal medya hesaplarını aktif olarak kullanan ve hedef kitleleri çoğaltmak için çalışmalar yapan A. Adaylarından biride MHP’li Mücahit Tatar.
AK Parti’nin Manavgat Belediye Başkan A. Adayları genellikle cenaze, taziye, düğün ve esnaf ziyaretlerini sosyal medyadan paylaşmayı yeterli görüyor. Ancak bu paylaşımlarında şayet aday olur da seçimi kazandıkları takdirde ellerinde hangi projeler olduğunu doğal olarak paylaşmaktan imtina ediyorlar. Bazı A. Adayları ise el ilanı bastırarak, araç giydirmesi yaptırarak hedef kitlelerini büyütme düşüncesiyle çalışmalar yapıyor.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) A. Adayı Mücahit Tatar ise alışagelmişin dışında bir seçim çalışmasıyla farklılığını ortaya koyuyor. Tatar, vatandaşa “Siz sorun, ben cevaplayayım” diyor.
Siyasetin insanı merkeze koyan, önemsendiğini hissettiren ve siyasetin sade seçmenler üzerine yapılabileceğinin önemini kavramış bir anlayış içeren bu projenin sahibini gönülden kutlamak gerekir.
Tatar’ın eğitim, iş dünyası ve ticareti dolayısıyla insanlarla sürekli iç içe oluşu, sosyal medya hesabında hayata geçirdiği projesinin vatandaşta karşılık bulduğunu paylaşımın altına yapılan yorumlarda açıkça görülüyor.
MHP A. Adayı Mücahit Tatar, sosyal medya paylaşımında şu ifadelere yer veriyor:
“Değerli Hemşehrilerim,
Zaten birçoğunuzla tanışıyoruz; gerek ticaretimizle, gerek sivil toplum kuruluşu çalışmalarımızla, gerekse eğitim alanındaki çalışmalarımızla birçoğunuzla temaslarda bulunduk. Ömrüm boyunca sizlerle aynı caddelerde, aynı sokaklarda yürüdüm; aynı havayı soluyarak ortak acıları, mutlulukları paylaştık. Sizlere Manavgat’la ilgili hayallerimizi, memleketle ilgili hedeflerimizi daha iyi anlatabilmek, kendimizi daha iyi tanıtabilmek adına; Sizlerden gelen soruları büyük bir samimiyetle cevaplandıracağız.
Hadi başlayalım!”
Manavgat ölçeğinde siyasette ender rastlanan böylesine cesur bir çalışmayı ortaya koyan Mücahit Tatar, bizlere 2 bin 700 yıl önce yaşamış bir filozofun sözünü hatırlattı:
“Eğer bir insanın ağzında dili varsa, hiçbir zaman çaresiz değildir”